Prof. Dr. Fuat Büyüklü

Fuat Büyüklü Logo

Rinoplasti / Septorinoplasti

Burun yüzümüzün tam ortasında ve her gün aynada gördüğümüz bir organımız olarak birey üzerinde fonksiyon (nefes, koku, konuşma gibi) boyutu yanında önemli sosyal ve psikolojik etkileri olan bir yapıdır. Bu nedenle çeşitli nedenlerle cerrahi müdahaleye en sık maruz kalan organlardandır.

Rinoplasti / Nazoplasti / Septorinoplasti Nedir?

Burundaki estetik problemlerin giderilerek daha güzel ve estetik bir görünüm kazandırmak amacı ile yapılan ameliyatlara rinoplasti / nazoplasti adı verilmektedir. Burun ortası bölmesindeki (septum) eğriliklere bağlı fonksiyonel problemlerin de giderilmesini içeriyor ise ameliyatın adı septorinoplasti adını almaktadır. Burun estetiğini tanımlamanın belki de daha doğru bir şekli, dayanıklı, fonksiyonel ve çekici bir burun oluşturmak için donanımlı ve deneyimli bir uzman tarafından nazal çerçevenin karmaşık cerrahi tekniklerle yeniden yapılandırılmasıdır.

Burada önemli bir nokta kişinin ameliyat öncesi fonksiyonel bir sorununun olup olmadığının değerlendirilmesi ve yapılacak cerrahi girişimlerle mevcut fonksiyonun iyileştirilmesi de hedefler arasında yer almasıdır.

Hasta mutluluğu estetik burun ameliyatlarında başarının ana ölçütüdür ve kişinin ameliyattan olan beklentilerinin anlaşılması ve yapılabileceklerin iyi nalatılması temeline dayanır. Rinoplasti sonrasında arzu edilen estetik sonuçların elde edilebilmesi için ameliyattan beklentilerinizin ameliyat öncesinde doktorunuz tarafından tam olarak anlaşılmış olması yanında burnunuzda gerçekleştirilecek / gerçekleştirilebilecek değişikliklerin sizin tarafınızdan da anlaşılmış olması gerekir. Son yıllarda kullanılmaya başlanan üç boyutlu dijital animasyon sistemleri ameliyatın olası sonuçlarının dijital görüntüler üzerine uygulanması yolu ile sizin ameliyattan beklentilerinizi tam olarak ifade edebilmenize olanak sağlarken ameliyatınızı yapacak doktorunuzun da bu beklentileri karşılayacak müdahaleleri planlamasına yardımcı olmaktadır.

Burunun fonksiyonel cerrahisi için septoplasti başlığını okuyunuz.

Rinoplasti / Nazoplasti Nasıl Yapılır?

Yapılacak estetik ve fonksiyonel (deviasyon, konka problemleri, sinüs problemleri gibi) düzeltmenin boyutu cerrahi tekniği belirleyen ana noktadır.

Bu ameliyata hemen her zaman genel anestezi tercih edilmekte ve ameliyat süresi ortalama 1,5-2 saat arasında sürmektedir. Özellikle kulak ya da kaburgadan kıkırdak alınması gereken revizyon olgularda süre yaklaşık ortalama 30-40 dakika daha uzun sürmektedir.

Cerrahi Teknik

Rinoplastide arzu edilen neticeye ulaşmak için uygulanan “Açık” ve “Kapalı” yaklaşım teknikleri tanımlanmıştır. Rinoplasti hastasının karşılaştığı ikilemlerden biri açık ve kapalı rinoplasti seçimidir. Cerrahın tekniği ve uygun yaklaşımı rinoplasti sonucunun kalitesi üzerinde doğrudan etkiye sahiptir. Olguların çoğunda burun ucunda da problem olması, ciddi asimetriler içermesi ve burun içinde ciddi eğikliklerin sıklıkla görülmesi nedeniyle kişisel tercihin %99 oranında açık tekniğin kullanılması şeklindedir.

Kapalı teknikte (endonazal rinoplasti) müdahale edilecek bölgelere sadece burun delikleri içerisinden yapılan kesilerle ulaşılmaktadır, insizyonun hiçbir kısmı dışarıdan görülemez ve gözle görülür bir iz oluşmaz. Bu yaklaşımın uygun olgularda ameliyatın daha kısa sürmesini sağladığı speküle edilse de tüm ameliyatın sınırlı görüş altında dar cerrahi açıklıklar yoluyla yapılması aslında süreyi uzatabilmektedir. Asıl avantajın burun ucu cildinin kesilmemesi ile ameliyat sonrası burun ucundaki ödemin daha az gerçekleşmesi olduğu söylenebilir. Kapalı teknikte gözle görülür bir cerrahi iz önlenirken, önemli zorluklar, teknik kısıtlamalar ve göreceli cerrahi erişim eksikliği ile karşılaşılmaktadır.

Açık teknik rinoplasti (eksternal rinoplasti) iki burun deliğinin ortasındaki cilde yapılan bir kesi ile girilerek burun sırtı derisinin kaldırılması ve problemlerin direkt ve daha geniş görüş altında görülerek düzeltilmesi prensibine dayanır.

Birçok burun patolojisi kapalı rinoplasti yaklaşımı kullanılarak düzeltilebilse de, bana göre açık rinoplasti yaklaşımında minimal görünürlükte bir kolumellar skarın mütevazı riski, geliştirilmiş doğruluk, çok yönlülük ve etkinlik ile dengelenme ile mukayese edilmemelidir. Açık teknik rinoplastide burun uç kısmında yapılan kesi uygun şekilde dikildiğinde bir kaç ay içinde fark edilmeyecek şekilde iyileşmektedir.

Ameliyat sırasında düzeltilmesi hedeflenen kemik ve kıkırdak problemleri bu iki yaklaşım şeklinden birisi kullanılarak ortaya konduktan sonra farklı cerrahi teknik ve teknolojiler kullanılabilmektedir.

Rinoplasti Beni Çok Değiştirir mi?

Her ne kadar iyi uygulanmış bir rinoplasti çoğu hasta için önemli ve hatta bazen dramatik kozmetik iyileşme sağlayabilse de aslında burnun güvenli bir şekilde ne kadar değişebileceğinin bir sınırı vardır. Burun cildi kalınlığı, iskelet yapısı ve boyutu ve mevcut kanlanma durumu (özellikle revizyon olgular) gibi anatomik faktörlere ek olarak; fonksiyonel kısıtlamalar ve uzun süreli dayanıklılık hedefi kozmetik değişimin derecesini sınırlayabilmektedir. Örneğin ultra ince bir burun gibi özel bir görünüm talep edebilseniz de, rinoplasti bir burnu bir uçtan diğerine dramatik şekilde nadiren dönüştürebilir ve bunu yapmaya çalışmak sıklıkla komplikasyonlara yol açabilir. Öte yandan, neredeyse her sağlıklı genç hasta için zarif çizgilerle daha iyi orantılı bir burun ve daha hoş bir kontür mümkündür.

Ameliyatta Neler Yapılıyor?

Rinoplastinin bilimsel ve cerrahi anlayışı son on yılda geliştikçe, karmaşıklığı da artmaktadır. Yeni teknikler daha iyi kozmetik sonuçlar vaat tmekle birlikte bu tekniklerde ustalaşmak ciddi bir özveri gerektirmektedir. Küçük, az gelişmiş veya doğuştan zayıf burun kıkırdakları, hasarlı iskelet dokuları veya cerrahi olarak aşırı şekilde hasara uğramış iskelet dokuları olan hastalar için, hasarlı iskelet bileşenlerini güçlendirmek veya değiştirmek için greft veya implant gerekebilir.

Kozmetik olarak istenmeyen iskelet dokularının akıllıca, ustaca ve sanatsal olarak uzaklaştırılması ile birlikte yapısal greftlerin veya implantların eşit derecede, yetenekli ve kusursuz bir şekilde uygulanması yıllar içinde kazanılan özel bir yetenek gerektirir. Bu nedenle rinoplasti, tüm kozmetik prosedürlerin en zorlarından biri olarak kabul edilir ve bir rinoplasti cerrahının uzmanlığı, beceri ve tecrübesi olmadan başarı olasılığı azalır.

Fonksiyonel Rinoplasti

Fonksiyonel ve estetik rinoplasti aslında iç içe geçen kavramlardır (iyi bir nazal cerrahinin her zaman hem görünümü hem de solunumu optimize etmesi gereklidir) Tamamen kozmetik rinoplasti veya tamamen fonksiyonel rinoplasti ifadeleri oldukça yaygın olsa da, en yaygın senaryo hem fonksiyonel hem de kozmetik düzelme isteyen hastadır. Kötü şekilli bir burun genellikle fonksiyonel anormallikler ile ilişkilidir.

Redüksiyon Rinoplasti

Redüksiyon azaltma, küçültme anlamındadır. Burun sırtında bulunan çıkıntıların (kemer, hump) çeşitli teknik ve teknolojiler kullanılarak kesilip çıkartılması prensibine dayanır. Kemerin çıkartma işlemi sonrası buruna estetik bir görünüm kazandırabilmek için burun çatısında kemik ve kıkırdaklara tekrar şekil verilmesi gerekmektedir. Bu manevralar sırasında burun fonksiyonlarının gözetilmesi gereklidir.

Preservation (Koruyucu) Rinoplasti

Burun sırtında bulunan çıkıntıların (kemer, hump) kesilip çıkartılma yerine korunarak burun içine doğru itilmesi yolu ile düzeltilmesi söz konusudur. Kemerin altında kalan kemik ve kıkırdaklar istenilen miktarda çıkartıldıktan sonra çıkıntı içeri doğru bastırılması temeline dayanır. Bu itme bastırma “push down” ve aşağı bırakma “let down” olmak üzere iki farklı şekilde uygulanabilmektedir. Yöntemin en önemli avantajları burun sırtı doğal yapısının korunması ve bu bölgede yeniden onarım yapılması gerekliliğinin ortadan kalkmasıdır. Bununla birlikte bu tarz rinoplasti her hastada uygulanabilecek bir yaklaşım olmayıp burun sırtında belirgin asimetrisi olmayan, burun ortası bölmede (septum) burun sırtına kadar uzanan eğrilik olmayan, ağırlıklı olarak kıkırdak yapıda kemeri olan ve daha önce ameliyat olmamış hastalar için tercih edilebilecek bir tekniktir.

Ultrasonik (Piezo) Rinoplasti

Kemik yapılarına şekil verirken keski ve törpü gibi araçlar yerine piezoelektrik ile çalışan alet kullanımı ultrasonik (piezo) rinoplasti olarak tanımlanmaktadır. Bu cihazlar kemik dokular üzerinde mikro titreşimlerle kesme ve şekillendirme yapılmasını sağlarken yumuşak dokularda hasar oluşmaması ve bu yöntemle kesilen kemiklerin daha hızlı iyileşmesi bu tekniğin en önemli avantajlarını oluşturmaktadır.

Rinoplasti Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Aşağıda klinikte sık karşılaştığım primer ve revizyon rinoplasti hasta soruları ve yanıtlarını bulabilirsiniz.

İlk rinoplasti ameliyatımdan memnun değilim ve tekrar ameliyat olmak istiyorum, ne kadar beklemeliyim?

Genellikle halen ödem devam ettiğinden 6 aydan önce tekrar cerrahi girişim önerilmemektedir. Önerim özellikle kalın ciltli hastalarda 1 yıldan önce tekrar cerrahi girişim yapılmaması yönündedir. Bu kesin bir kural olmayıp seçilmiş hastalarda 6 ay gibi görece erken sayılabilecek zamanlama ile de revizyon rinoplasti uygulanabilir. Aslında zamanlamada belirleyici cerrahın tecrübesidir.

Ciddi eğrilik, sıkılmış burun görünümü, çökme veya çekilmeler gibi sorunlar şişlik dönemi geçse de genellikle düzelmeyen sorunlardır ve zaman geçtikçe daha da kötüleşir. Bu tip hastalarda kesin çözüm çok zordur ve hatta imkansızdır.

Rinoplastide Greft Kullanılır mı, Greftsiz mi Daha Başarılı Sonuçlar Elde Ediliyor?

Başarılı bir rinoplasti sonucu için kozmetik olarak arzu edilen bir iskelet kontür ve zamanla zayıflamayacak sağlam bir iskelet desteği gereklidir. Bu amaçlar mevcut burun çatısının kıkırdak greftler ile güçlendirilmesini ve yeniden organize edilmesini gerektirir.

Özellikle burun ucu bölgesinde (tip) uzatma, güçlendirme ve daha keskin hatlar elde edilebilmesi amacıyla ek kıkırdak greftleme gerekebilmektedir. Bu greftlemede ustalaşmak yıllar alan bir tecrübe gerektirmektedir. Uygunsuz şekillendirilmiş veya yerinden kaymış greftler kozmetik sonuşları bozsa da kıkırdak greftleme kozmetik burun cerrahisinin olmazsa olmazlarındandır. Revizyon rinoplastide de kıkırdak greftleme hasarlanmış veya kayıp komponentlerin yerine konması için her zaman gereklidir.

Bununla birlikte kıkırdak greftler özellikle ince, şeffaf cildi olan hastalarda zamanla potansiyel olarak görünür hale gelebilir. Bu durum kıkırdak greftlerden kaçınılması gerektiği anlamına gelmez. Aksine, kıkırdak grefti hem primer hem de revizyon rinoplastide önemli bir araçtır.

Rinoplasti Olmak İstiyorum, Burun Cildimin Yapısı Önemli midir?

Burun şekli, yatan burun iskeletinin büyüklüğü ve şekli ile belirlenir. Sonuç olarak, kozmetik rinoplastide istenen dış görünüşü elde etmek için büyük ölçüde altta yatan iskelet kontürünün değiştirilmesine bağlıdır. Bununla birlikte, iskeleti cilt ve kas ve yağ gibi cilt altı dokularla örtüldüğünden, ham burun iskeletinin şekli dış burnun bilinen görünümüne çok da benzememektedir. Cilt iskelet yapıyı pürüzsüzleştirmeye, yumuşatmaya, gizlemeye ve yeniden şekillendirmeye hizmet eder. Bununla birlikte bazı hastalarda cilt etkilerini tahmin etmek veya kontrol etmek çok daha zordur.

Pürüzsüz ve sağlıklı orta kalınlıktaki burun cildi kozmetik rinoplasti için en uygun olan kombinasyondur. Çok kalın veya çok ince cilt tipleri elverişsiz olanlardır. Cilt elastikiyeti ve kişinin genel yara iyileşmesi özellikleri cerrahi sonucu derinden etkileyebilecek diğer önemli faktörlerdir.

Orta kalınlıkta cilt yapısındaki hastalarda burun iskeletindeki küçük sorunlar sıklıkla fark edilir hale gelmez. Ancak ultra ince ciltli hastalarda çok küçük problemler bile görünür hale gelerek kozmetik sonuçları olumsuz etkileyebilir. Ancak ince ciltli hastalarda başarılı sonuç elde edilemez sonucu çıkarılmamalıdır. Çok ince ciltli olgularda cilt altına ezilmiş kıkırdak, fasya, perikondrium veya dermis gibi dokular cilt altına yerleştirilerek kalınlık arttırılır ve komuflaj etkisi arttırılarak kozmetik sonuçlar iyileştirilebilir. İnce ciltli hastalar rinoplstiye yeni başlayanlar için uygun değildir denebilir. Çok ince cilde sahip hastalar için, kesiler minimum skarla iyileşme eğilimindedir ve cerrahi ödem genellikle hızlıca düzelir, ancak çok ince cilt, altta yatan iskelet yapıdaki kusurları gizlemede zayıf kalır. Çok küçük iskelet kusurları bile kolayca anlaşılır. İnce cildin bir diğer dezavantajı cerrahi işlemden sonra küçülme eğilimidir. Ameliyat sonrası skar gelişimi süreci bazen “büzülme/çekme/retraksiyon” olarak karşımıza çıkabilir. Bu nedenle, ileri derecede ince cilde sahip hastalarda en büyük zorluk, kusursuz bir şekilde pürüzsüz ve sağlam bir iskelet yapıya ulaşmaktır, bu mümkün değilse, altta yatan iskelet kusurlarını daha iyi gizlemek için cilt kalınlığını artırmaya yönelik kamuflaj manevralarıdır (dermiş, fasya, perikondriyum, ezilmiş kıkırdak gibi). İnce cilt ayrıca kızarıklık ve kılcal damar genişlemesi (örümcek ven) oluşumuna daha yatkındır, ancak gerektiğinde lazer tedavileri cerrahi sonrası bu sorunları gidermede sıklıkla etkilidir.

Aşırı kalın burun cildi olanlarda ise burun iskeletindeki belirgin kusurları dahi gizleyebilir. Bununla birlikte çok kalın burun cildi genellikle kozmetik rinoplastideki en zorlu ve bazen aşılmaz engellerden biri olarak kabul edilir. Bu olumsuz itibarın bir çok nedeni vardır ve çoğu cerrah bu zorlu hasta popülasyonunu tedavi etmekten kaçınmaktadır. Çok kalın burun cildi ayrıca cerrahi ödeme çok daha eğilimlidir ve hemen tüm kalın ciltli rinoplasti hastalarında cerrahi ödemin tam olarak düzelmesi için en az 12-18 ay gerekir. Ödem uzadığından kozmetik rinoplastinin gerçek etkisi genellikle en az bir yıl boyunca net olarak görülemeyebilir. Ek olarak, kalın yağlı ciltli hastaların çoğu, cilt altı dokuların anormal fibrotik kalınlaşmasına yatkındır.

Bilgisayar Görüntüleme

Kozmetik hedefler söz konusu olduğunda hasta ve cerrah arasındaki iletişim başarılı bir rinoplasti sonucu için kritik öneme sahiptir. Çoğu hasta kendi kozmetik kaderine karar vermeyi tercih ettiğinden, doğru ve etkili bir iletişim aracı çok önemlidir. Pek çok hastanın hayalinde kozmetik bir hedefi olmasına rağmen, bazıları hangi değişikliklerin en iyi görüneceği konusunda kararsızdır ve cerrahtan değişimler ve sonuçlar için tavsiye isteyebilir. Diğer yandan güçlü kozmetik tercihleri ​​olan hastalar dahi yeni burunlarını yüzlerinde gördüklerinde fikirlerini değiştirebilirler. Sonuç olarak, önerilen kozmetik değişikliğin “önizlenmesi” için bir araç son derece faydalıdır. Teorik olarak dijital ortamda fotoğraflar üzerinde oynama yapılarak hastaların çeşitli değişiklikleri değerlendirmesine ve estetik zevklerine ve tercihlerine en iyi uyan burun çevresini seçmelerine izin vermek arzu edilebilir bir düşünce olabilir. Bununla birlikte, cerrah hastanın kozmetik isteklerini kesin bir görsel sunum halinde üretebilse de aşırı hırslı bilgisayar simulasyonları, estetik olarak arzu edilmekle birlikte teknik olarak gerçekçi olmayan veya cerrahi olarak imkansız olabilir! Saygın bir cerrah riskli veya cerrahi olarak imkansız değişiklikleri gösteren simulasyonlarından kaçınacaktır ancak kötüye kullanım potansiyeli her zaman mevcuttur. Kaldı ki, gerçekçi bir simülasyonun dahi ameliyathanede tam olarak üretilmesi zordur ve saygın bir cerrah hiçbir zaman belirli bir cerrahi sonucu garanti etmeyecektir. Bilgisayar simulasyonuna benzeyen son bir sonuca, hassas, gerekçeli ve gerçekçi bir şekilde yapıldığında genellikle yetenekli ellerde ulaşılabilir. Bu durum hastaya anlatılmalı ve hasta tarafından iyice anlaşıldığı teyit edilmelidir. Çok faydalı olabileceğini düşünmekle birlikte günlük pratiğimde bilgisayar simülasyonu kullanmayı tercih etmiyorum, hastalara daha önce kozmetik rinoplasti geçirmiş hastalarımın ameliyat öncesi ve sonrası fotoüraflarını göstererek ve kendi fotoğrafları üzerinde yapılacak değişiklikleri anlatarak zihninde bir görsel oluşturmaya çalışıyorum. Unutmamak gerekir ki, bilgisayar simulasyonu, onu yaratan cerrah kadar güvenilirdir.

Açık mı Kapalı mı Yapıyorsunuz?

“Kapalı” rinoplastide ciltte görünür bir kesi olmaksızın yapılan kesiler yoluyla cerrahi gerçekleştirilir. Cerrahi görüş kısıtlıdır ve bir çok efektif rinoplasti manevrasını bu teknikle uygulamak çok zor, hatta imkansızdır. Bu nedenle çoğu cerrah geniş görüş ve manevraların daha rahat uygulanabilmesi nedeni ile “Açık” rinoplasti tekniğini tercih etmektedir. Ayrıca burun deliklerinin orta kısmına yapılan kesinin izi başlangıçta görünür olsa da aylar içinde oldukça görünmez hale gelmektedir.

Rinoplasti Olmak İstiyorum, Genel Anestezi mi Lokal Anestezi İle mi Yapıyorsunuz?

Rinoplastide tercih edilen anestezi yöntemi derin sedasyon veya sıklıkla da gene l anestezidir. Küçük dokunma cerrahileri lokal anestezi ile yapılabilir. Kişisel pratiğimde genel anestezi rinoplastide hemen her zaman tek tercihimdir. Sedasyon yönteminde anestezi doktoru hastanın solunumunu durduracak kadar fazla anestezi ile hastanın ağrı hissetmesine veya konfuze olmasına, koopere olamamasına veya saldırgan olmasına neden olabilecek kadar az bir anestezi arasındaki ince çizgide kalmaya gayret etmektedir. Buna karşın genel anestezide hasta otomatik bir makine eşliğinde bilinçsiz şekilde uyur ve çeşitli komplikasyonlardan korunma çok daha kolaydır. Ayrıca son zamanlarda geliştirilen anestezik ajanlar sayesinde anestezi sonrası bulantı kusma gibi yan etkiler ortadan kalkmıştır.

Rinoplasti Ameliyatının Riskleri Var mıdır?

Tüm hastalarda cerrahi riskler mevcuttur ancak gençlik, sağlam genel sağlık, sağlıklı cilt, ve sağlıklı genel yaşam tatmin edici bir sonuç lehinedir. Genel olarak burun cerrahileri kanama, enfeksiyon ve alerjik reaksiyonlar gibi ciddi komplikasyonların nadiren görüldüğü bir işlemdir. Rinoplasti söz konusu olduğunda ilk ameliyatlarda (primer rinoplasti) kozmetik riskler daha az iken önceki ameliyat(lar)da dokuların zarar gördüğü sekonder veya revizyon rinoplastide her zaman artan riskten bahsedilebilir.

Kozmetik başarısızlık hatalı cerrahi teknik ile yakından ilgilidir. Diğer yandan, iyi yapılmış bir işlem dahi öngörülmeyen doku değişikliklerinden etkilenebilir. Kişiye özel iyileşme süreci tatmin edici ve uygun cerrahi çabayı olumsuz etkileyebilir.

Rinoplasti adayı sadece olumlu sonuçlar üzerinde düşünmemeli olası komplikasyonlar ve riskler hakkında da fikri olmalıdır. Hem ameliyatın olası risklerini hem de beklentilerinizin uygunluğunu dikkatlice değerlendirmelisiniz. Neredeyse hiçbir cerrah anatomik olarak mükemmel bir burun üretemediğinden, mutlak mükemmellikten ziyade kozmetik gelişme/iyileşme açısından düşünmek en iyisidir. En iyi sonuç sanatsal yetenek, teknik beceri, güçlü kıkırdak yapı, cilt yapısı ve biraz da şans kombinasyonunu gerektirir. Aklı başında bir rinoplasti cerrahının hiçbir koşulda mükemmelliği garanti edemeyeceği düşüncesindeyim.

Beklentiler

Yıllar içinde en kötü görünen burunlu hastaların beklentilerin en makul olduğunu, makul derecede çekici burunları olan hastaların ise genellikle gerçekçi olmayan beklentilere daha yatkın olduklarını gözlemledim. Gerçekte, mükemmele yakın bir kozmetik sonuç zaten düz, makul oranda iyi oranlanmış ve simetrik olan bir burunda daha muhtemeldir, ancak gelişmeler yine de daha küçük boyutlarına rağmen titiz bir beceri talep etmektedir. Belki de mütevazı bir gelişme, bu hastaların neden usta ve tartışmalı bir şekilde müthiş bir kozmetik sonuçtan dolayı hayal kırıklığına uğradıklarını açıklamaktadır. Her ne kadar mükemmele yakın bir burnun olasılığı büyük ölçüde büyük, burunlu, kalın tenli, önceden yaralanmış veya sağlıklı bir kıkırdaktan yoksun bir burnun içinde çok daha küçük olsa da, bu durumda orta derecede bir kozmetik gelişme bile yüzün dramatik bir şekilde değişmesine neden olacaktır. İronik olarak, mütevazı kozmetik kusurların sürekliliğine rağmen, bu tipik olarak minnettar olan hasta popülasyonunda beklentiler çoğu zaman karşılanmakta veya hatta aşılmaktadır. Ameliyat öncesi burun mimarisi büyük ölçüde mükemmel bir sonuç için beklentilerinizi önceden belirlese de, “mükemmel” bir sonuç beklemek, başlangıçtaki burun şekliniz ne olursa olsun gerçekçi değildir.

Rinoplastiden Sonra Hastanede Kalmam Gerekiyor mu?

Rutin pratiğimde hastanın özellikle bir gece hastane koşullarında takip edilme isteği yok ise ve hastanın herhangi bir aksilik (kanama, aşırı ağrı gibi) durumunda hastaneye ulaşımı çok zor olmayacak ise hastanede de kalış önermiyorum.

Uygun cerrahi tekniğe ek olarak kişinin iyileşme yanıtının da iyi olması başarılı rinoplasti sonuçları için gereklidir. Aşırı ve/veya uzayan enflamasyon ve ödem hali iyileşme yanıtını ve dolayısı ile kozmetik sonuçları olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle ameliyat sonrası ödemin iyi yönetilmesi önemlidir. Eğer cerrahi sonrası bu yönetim evde yapılamayacak ise hospitalizasyon önerilebilir.

Rinoplasti İle Nefesim de İyileşir mi?

Başarılı bir rinoplasti için iyi kozmetik sonuç yanında yeterli bir nazal solunum gereklidir. İyi bir nazal solunumun rinoplasti ile bozulma riski olmakla birlikte dikkatli cerrahi ile bundan kaçınmak mümkündür. Belirgin solunum sorunları varlığında bunların mutlaka gözetilerek düzeltilmesi gereklidir.

Kaç Yaşında Rinoplasti Olmalıyım?

Burun büyümesi durduktan sonra herhangi bir zamanda rinoplasti uygulanabilir. Burun büyümesi genellikle kızlarda 15 yaş, erkeklerde ise 16 yaş civarında tamamlanmaktadır. Bununla birlikte, duygusal olarak olgunlaşmış ve farkındalığı gelişmiş bir hasta da başarılı bir rinoplasti için temel bir gerekliliktir. Nadiren ciddi fonksiyonel bozukluklar veya diğer tıbbi gerekçelerin dikte ettiği durumlarda daha küçük yaşlarda cerrahi uygulanabilir.

Rinoplasti İçin Çok Yaşlı mıyım?

Yaş arrtıkça rinoplastide istenen kozmetik sonuca ulaşmak zorlaşmaktadır. Kozmetik rinoplasti yapmak için en uygun zaman geç ergenlik veya erken yetişkinlik dönemindedir. Ellili yaşlarda kozmetik sonuçlar bazen istenilen şekilde olmamaktadır. Altmış yaş sonrası ise kozmetik rinoplastiden kaçınılmalıdır.

Rinoplasti Sonrası İşimden Ne Kadar Uzak Kalmam Gerekli?

İyileşmeyi hızlandırmak, şişliği ve morarmayı en aza indirmek için ameliyattan sonraki ilk hafta boyunca istirahat şiddetle tavsiye edilir. Ameliyattan bir hafta sonra alçının çıkarılması sonrası bir miktar morarma devam etse de masa başı işi olan hastalar güvenli bir şekilde işyerine dönebilirler. İşleri fiziksel efor gerektiren hastalar tam çalışma aktivitesine dönmeden önce en az 2-3 hafta geçmelidir.

Uzun süreli şişmeyi önlemek için ameliyattan sonra en az bir ay boyunca egzersiz yapmaktan veya gereksiz efordan kaçınmak önerilir.

İyileşmeye Yardımcı Olmak İçin Ek İlaçlar Kullanmalı mıyım?

Şişlik, morarma veya iyileşme süresine etki açısından kesin kanıtlı çalışma olmamakla birlikte ameliyat sonrası kullanımında bir sakınca yoktur.

Ameliyat Sonrası Kortizon Enjeksiyonu Gerekli Midir Ve Gerekirse Güvenli midir?

Triamsinolon asetonid yumuşak doku enjeksiyonları için uygun bir kortizondur. Gerekli olgularda cilt altı dokuda incelme etkisinden faydalanılmaktadır. Fazla uygulandığında ciltte istenmeyen incelmeler, kılcal damrlarda belirginleşmeler, kıkırdak erimesi ve enfeksiyon gibi sorunlara neden olabilmektedir. Bundan ötürü zamanlama, doz ve uygulama sıklığı önem taşımaktadır.

Uygun olmayan şekilde kullanıldığında komplikasyonlara neden olsa da benim tecrübeme göre düşük dozlu kortizonun kullanımı nadiren komplikasyonlara neden olur ve skar eğilimli bireylerde kozmetik sonucu önemli ölçüde iyileştirebilir.

Rinoplasti Fiyatı Ne Kadardır?

Burun estetiğinin maliyeti coğrafi bölgeye, cerraha, cerrahi yapıya ve cerrahi tedavinin karmaşıklığına (primer veya revizyon) göre değişir. Solunum fonksiyon bozukluğunun düzeltilmesi amaçlı burun cerrahisi sosyal sigorta kapsamı içindedir, ancak tamamen kozmetik değişiklikler asla herhangi bir sağlık sigortası kapsamında değildir.

Ameliyat için ödeyeceğiniz ücret önemli bir kriterdir ancak öncelik sıralamasında ilk sırada olmamalıdır.

Cerrahi yeteneğin rinoplasti sonuçlarının kalitesinde kilit rol oynadığını biliyorum. İyi bir rinoplasti cerrahını nasıl seçerim?

Bir cerrahı değerlendirmek için %100 kusursuz bir araç olmamakla birlikte, rinoplasti ameliyatındaki yetkinliği değerlendirmek için birkaç anahtar parametre kullanılabilir;

  • Meslektaşlar ve eski hastalar arasında iyi bir ün
  • Tercihen yılda 100’den fazla kozmetik burun ameliyatı yapması
  • Herhangi bir yanlış uygulama iddiası olmamalı
  • Öncesi ve sonrası rinoplasti fotoğraflarından tatminkar kişisel bir arşiv
  • Diğer rinoplasti cerrahları tarafından tanınması (öğretim görevlisi, kurul denetçisi gibi.)
  • Hakemli dergilerde rinoplasti literatürüne katkılar
  • İyi iletişim kurma yeteneği
  • İşleminizin gerçekleştirileceği ameliyathane koşullarının yüksek standartlarda olması
  • Belki de en önemlisi cerrahınızın ameliyatınızı beceri ve iyi kararlarla yerine getireceğine güvenmeniz.

Biliniz ki;

  1. Rinoplasti (nazoplasti) tüm estetik ameliyatların en zorları arasındadır.
  2. Kötü cerrahi teknik kalıcı deformiteye neden olabilir, cerrahınızı dikkatli seçin.
  3. Hiçbir rinoplasti sonucu kesinlikle mükemmel değildir, ancak rinoplasti konusunda uzmanlaşmış başarılı bir cerrah mükemmele daha sıkça yaklaşabilir.
  4. Tecrübe, sanatsal yetenek ve teknik uzmanlık olmadan iyi bir kozmetik sonuç tamamen imkansızdır.
  5. Başkası için harika görünen bir burun size garip gelebilir. Tek bir model kesinlikle herkese uymuyor.
  6. Tüm iyi rinoplasti sonuçlarının en az bir ortak noktası doğal bir görünümdür. 7. En çekici burun diğer yüz özelliklerinizle uyumlu duran ve göze çarpmayan bir burundur.
  7. Tek başına mükemmel cerrahi beceriler, iyi bir rinoplasti sonucunu garanti etmez. Başarılı bir rinoplasti için iyi doku ve olumlu iyileşme yanıtları da gereklidir. Kötü genler, özellikle zayıf kıkırdak ve zayıf cilt ile birleştiğinde en başarılı ameliyatı bile mahvedebilir.
  8. Genç, pürüzsüz berrak ten, kuvvetli burun kıkırdakları ve genel sağlık durumu iyi olan bir bireyin rinoplasti sonucu en iyi prognoza sahiptir denebilir.
  9. Çoğu durumda, cerrahi ödem ameliyattan sonra birkaç ay boyunca sürer ve burnu deforme eder. İyi sonuçlar bile, özellikle kalın yağlı cildiniz veya belirgin akneniz varsa ilk başta hayal kırıklığı yaratabilir. Sabırlı olun.
  10. Mükemmel bir burnunuz olması konusunda ısrar ediyorsanız, takıntınız mutsuz olmanıza neden olabilir. Rinoplastide mükemmellik elde etmek neredeyse imkansızdır, bu nedenle revizyon ameliyatı ile neredeyse mükemmel bir burnu tehlikeye atmadan önce iki kez düşünün – sadece eski burnunuzu geri almak için yüklü miktarda nakit ve vakit harcayabilirsiniz.
  11. Revizyon rinoplasti, ilk kez yapılan (primer) rinoplastiden çok daha karmaşık ve çoğu zaman daha az etkilidir – bu nedenle seçeneklerinizi araştırmak ve düşünceli bir karar vermek için zaman ayırın.